Cumhuriyetle Bir Milletiz


Cumhuriyetle Bir Milletiz: Cumhuriyet, egemenliğin bir kişi veya gruba değil, kayıtsız şartsız millete ait olduğu yönetim biçimidir. Mutlakıyet ve meşrutiyetten farklı olarak bu yönetim biçiminde halk kendi kendini yönetir. Seçtiği temsilciler aracılığı ile egemenliği elinde tutar. Cumhuriyette bu secimler serbest ortamda yapılır. Seçilenler de belirli bir aile, soy ya da zümreden değildir ve yasa ile belirlenen süre içinde görev yaparlar. Cumhuriyet, kişi, zümre veya sınıf yararını değil toplumun tamamının yararını gözeten bir yönetimdir.

Atatürk’ün diğer ilkelerinin gerçekleşmesi ve yaşaması her şeyden önce cumhuriyetçilik ilkesinin yerleşmesi ile mümkündür. Cumhuriyetçilik diğer ilkeler ile iç içedir. Cumhuriyet yönetimi, ancak toplumun millet bilincine erişmesiyle ulaşılabilen bir yönetim olduğundan milliyetçidir. Egemenlik halka dayandığı için halkçıdır. Aklı ve bilimi esas aldığı için laik bir düzendir. Her alanda çağdaşlaşmayı öngördüğü için de inkılâpçıdır. Atatürk, demokrasinin en güzel uygulandığı yönetim şekli olarak Cumhuriyeti görmüştür. Ona göre gerçek bir cumhuriyet, ancak demokratik hayatla gerçekleşirdi.

O, bu şekilde cumhuriyet düzeni içerisinde aşama aşama demokrasiye geçilmesini düşünmüştür. Anayasa’mızın birinci maddesinde “Türkiye Devleti bir Cumhuriyet’tir.” hükmü, ikinci maddesinde ise Cumhuriyetin nitelikleriyle ilgili hüküm yer alır. Buna göre gücünü milletten alan Türkiye Cumhuriyeti, insan haklarına saygılıdır. Atatürk milliyetçiliğine bağlıdır. Demokratik, laik ve sosyal hukuk devletidir. Bu hükümler değiştirilemez ve değiştirilmesi teklif edilemez.

Kaynak: TC İnkılâp Tarihi ve Atatürkçülük Ders Kitabı Devlet Kitapları Serisi, İstanbul, s. 146, 2009.

- Okuma Sayısı: Bu yazı 11766 defa okunmuştur.