1923 - 1932 Dönemi Türkiye - Fransa İlişkileri


1923 - 1932 Dönemi Türkiye - Fransa İlişkileri: Lozan Antlaşması Türkiye ve Fransa arasındaki sorunları tamamen çözememiş, bu durum bir süre daha normal ilişkilerin kurulabilmesini engellemişti. İki ülke arasındaki bu sorunların çözümüne ilişkin ilk antlaşma 18 Şubat 1926’da Ankara’da parafe edildi. Türkiye ve Fransa “Dostluk ve İyi Komşuluk” sözleşmesi adını taşıyan bu antlaşmayla mevcut sorunları barışçı yollarla çözmeyi esas almışlar ve Türkiye-Suriye sınırını tespit etmişlerdi. Fransa antlaşmayla sınırda Türkiye lehine bazı düzeltmeler yapılmasını kabul etmiş, ancak Musul sorununda İngiltere’yi desteklediğinden, Türkiye Milletler Cemiyeti kararını kabul edinceye kadar antlaşmayı imzalamamıştı. Sonuçta antlaşma taraflarca 30 Mayıs 1926’da İstanbul’da imzalanmıştı. Fakat sınırın kesin olarak tespitiyle ilgili anlaşmazlıklar 1929-1930 yıllarına kadar devam etmişti.

Fransa ile olan sorunların daha önemlisi Osmanlı Devleti’nden devralınan borçların ödenmesi sorunuydu. Alacaklı ülkeler içinde en büyük pay sahibi olan Fransa’ydı. Bu konuda 13 Haziran 1928’de Praris’te Türkiye ile alacaklı devletler adına Osmanlı Duyun-i Umumiye İdaresi arasında bir antlaşma imzalandı. Ancak daha sonra 192

9 Dünya Ekonomik Krizi borç ödemelerini güçleştirmişti. Bunun üzerine 22 Nisan 1933’te Türkiye’nin lehine çok daha uygun şartlarla yeni bir antlaşma imzalanarak borçlar sorunu çözümlendi.


İki ülke arasındaki diğer bazı sorunlar da Türkiye’nin kapitülasyon rejiminin kalıntılarını temizlemek istemesine karşılık, Fransa’nın bunları sürdürmek istemesinden kaynaklanmıştı. Bu konudaki anlaşmazlıklar konularından biri Türkiye’deki Fransız misyoner okulları sorunuydu. Türkiye yabancı okullarda tarih ve coğrafya derslerinin Türk öğretmenlerce Türkçe okutulmasını kararlaştırmış, Fransa ve Papalık bu karara karşı çıkmışlardı. Ancak Türkiye’nin sadece okul yöneticilerini muhatap kabul eden tutumu karşısında daha ileriye gidememişlerdi.

Türkiye’nin 1929 yılında bir Fransız Şirketinin işlettiği Adana-Mersin demiryolunu satın almak istemesi de bu ülkeyle bir sorun oluşturdu. Bu sorun da 1929 Haziran’ında yapılan bir antlaşma ve Fransa’nın demiryolunu Türkiye’ye teslim etmesiyle sonuçlandı.

Kaynak: Türk İnkılâp Tarihi, Dr. Ali İhsan GENCER, Dr. Sabahattin ÖZEL, Dördüncü Basım, Der Yayıncılık, İstanbul, 1997.

- Okuma Sayısı: Bu yazı 43583 defa okunmuştur.